Samaşki Katliamı

SAMAŞKİ KATLİAMI

Tarih savaşlar ve korkunç acılarla dolu olsa da, tüm bu savaşlar ve acıların içerisinde ve dünyanın her yanında, şu veya bu şekilde insanlığa değerler kazandırmış çok sayıda millet ve devlet vardır.

Türk, Arap, İngiliz, Amerikalı, Fransız, Fars, Japon, Alman vb.

Rus ve Rusya hariç.

Büyük Doğu Mimarı Necip Fazıl’ın, Moskof isimli eserinde anlattığı gibi Rus, insanlık tarihine hiçbir değer kazandırmamış istilacı bir insan sürüsüdür.

Ne fikirde, ne sanatta, ne siyasette…

Birkaç Rus edebiyatçı bile Rus devletinin kıta büyüklüğünde zulümlerle dolu olan tarihinin gariban şahitleri olarak ortaya çıkmış ve bir süre sonra sönmüş gitmişlerdir.

Rusya’nın, istila ettiği kavimlerin topraklarında yaşanan çok sayıda zulüm, soykırım, sürgün ve katliamlardan ibaret tarihinin en kanlı sayfalarından biri de, hiçbir savunması olmayan Çeçen köyü Samaşki’de yaşanan katliamdır.

Aralık 1994’te Çeçenistan’a saldıran Rus ordusu, Çeçen başkenti Caharkale’de (Grozny) tarihindeki en hızlı ve ibretlik yenilgiyi yaşamış, Kremlin çetesi sözde yarıştığı bütün dünya devletlerine askeri ve siyasi açıdan rezil rüsva olmuştu.

Çevresini kat kat kuşatıp dünya ile irtibatını keserek yüzlerce tankla girdiği Çeçen başkenti Caharkale’de yok olan Rus ordusunun bu savaştaki akıbeti, kendi kuşatmasının yenilginin ardından kısmen zayıflamasıyla ancak ortaya çıkmıştı.

Ve Kremlin çetesi Çeçen başkentinde yaşadığı bu yenilgiyi bir daha yaşamamak için, Çeçen askerleriyle savaşmak yerine halkı yani Çeçen sivilleri katlederek savaş kazanmak gibi alçakça bir taktik planı uygulamaya koyarak, sivil yerleşim yerlerini yok etmeye başlamıştı.

İşte Samaşki köyü bu kurbanlardan biriydi.

Samaşki, başkent Caharkale’ye giden iki demiryolundan birinin ve yine Caharkale’ye bağlanan otoyolun yakınında yer alan canlı ve işlek bir Çeçen yerleşim yeriydi ve stratejik önemi vardı. Rusya’nın Çeçen başkentine saldırısı başladığında birkaç yüz Çeçen savaşçı Rus ikmalini kesmek için bir süre Samaşki bölgesine yerleşmiş ama birkaç başarılı operasyondan sonra çekilmişlerdi. Samaşki, bu yüzden kurban seçilen katliam bölgelerinden biriydi.

7-8 Nisan 1995’te önce köyü kuşatan ve sonrasında içeride Çeçen savaşçı olmadığından iyice emin olan Rus birlikleri, köyde yaşayan çok sayıda yaşlı insanı, kadınları ve hatta bebekleri katlettiler.

Katliamın ardından bir açıklama yapan Ruslar, köyde yaşayan bir grup Çeçen militanı öldürdüklerini söylediler. Bir süre sonra bu rakam 60’a çıktı. Ertesi gün ise Cahar Dudayev’e bağlı 130 militanı yok ettiklerini söylediler.

Oysa durum çok başkaydı.

Rusya kuşattığında Samaşki köyünde bir tane bile Çeçen askeri yoktu. Daha önce bölgede bulunan ve Rus ordusunun sevkiyat ve ilerlemesini durduran bir Çeçen askeri birlik, Caharkale zaferinin ardından sivil yerleşim yerlerinin etrafındaki kuşatmanın gün geçtikçe büyümesi üzerine, sivil halka zarar gelmemesi için çoktan çekilip gitmişlerdi ama Çeçen birliklerin hala oralarda olma ihtimali bile Rus ordusunun ilerlemesini durdurmaya yetiyordu. Ve Rus karargahı, Çeçen askeri birlikleri orada olmasalar bile, daha önce oradaki sivil halk desteği sayesinde üs kurduklarını değerlendiriyor, Çeçen sivillerin bir daha böyle bir destek vermemeleri için cezalandırma operasyonu planlıyorlardı.

Bu noktada kısa bir açıklama olarak; bu tür katliamların sebebi sadece insan yok etmek ve intikam almak değildir. İntikam almak ve savunmasız insanları yok etmek için ruh hastası katiller kullanılır ve ön planda doğal olarak onlar görülür evet ama bunların arkasında gizlenen ve asıl hedeflenen şey, geriye kalacak olanların yaşadıkları travmaların itaatkarlığa dönüşmesidir. Travma itaate dönüştüğünde, bağımsızlık dahil tüm düşünceler değersizleşmiş, istenen şey elde edilmiş demektir ve bu tür katliamların mutfağındakilerin asıl amaçları budur. Ve elbette bunun için normal insanları değil, ruh hastası katilleri öne sürerler. İşleri bittiğinde onların işlerini bitirmek de çok kolaydır. Çoğu kimsesiz, bağımlı, ahlaki değerleri olmayan, ezik karakterli, korkak, psikopat ve bu türden işleri bitip kendileri de öldüklerinde kimsenin umurunda olmayacak zavallılardır. Bütün katliamcı, soykırımcı, işkenceci ve sapıkların elde etmek istedikleri asıl şey daima budur ve nitekim bu çok eski bir Rus metodudur. 1800’lerde Çeçenler karşısında yenilen onlarca Rus generalden sonra işin başına geçen ve Çeçen dağlarındaki ağaçları bile yok eden sözde general Yermolov’un “ismimin yarattığı korkunun sınırlarımızı korumasını arzu ediyorum” sözlerini hatırlayın…

Samaşki’ye 7 Nisan 1995’te işte bu Rus zombileri sokuldu.

Daha önce Rus yetkililerle anlaşma yapıldığı için, köyde bir tane tabanca bile yoktu.

Rusya’nın katilleri köyde yağmaya, tecavüze, vurarak ve yakarak öldürmeye başladılar. Köy, basın dahil dış dünyaya tamamen kapalı olduğu olduğu için kimse ne yaşandığını duymadı. İki gün boyunca alevler, silah sesleri, çığlıklar ve haykırışlar duyuldu.

8 Nisan’da yağma, tecavüz ve katliam bitirildi. Yani bazı Rusların ve Rusperestlerin iddia ettikleri gibi, yaşananlar bazı sorumsuz suçluların yarattığı münferit bir vaka veya vakalar değildi. Bir emirle başlayıp, bir emirle biten planlı bir katliam olduğu çok açıktı.

Ruslar, Samaşki’deki katliam sonrası delilleri temizledikten sonra, üçüncü gün köye girebilen tanıkların bazıları şunları söylediler:

“Yanarak kömüre dönüşmüş onlarca kadın ve çocuk cesedi, yıkık caminin avlusunda yatıyordu. Gözümün takıldığı ilk şey, cenin pozisyonunda yatan bir bebeğin yanmış bedeniydi. Yanan bir evden, gözleri aklını yitirmiş gibi bakan bir kadın, ölü bir bebeği elinde tutarak çıktı. Kasalarına ceset yüklenmiş kamyonlar sokaklardaki cesetleri toplu mezarlara taşıyordu…” Hasan Bayev (Çeçen doktor)

“7-8 yaşındaki erkek çocuğu annesinin elinden alıp bir tankın paleti altında ezdiler. Geriye kalan et yığınına yanıcı madde döküp annesinden yakmasını istediler…” B. A…yeva (İsimlerini bilerek tam yazmadığım sağ kalan katliam tanıklarından)

“Babamın üzerine evdeki gazyağını döküp yaktılar…” H. A…ova (İsimlerini bilerek tam yazmadığım sağ kalan katliam tanıklarından)

Samaşki katliamında bu örneklerdeki gibi yüzlerce masum Çeçen vahşice katledildi. Resmi rakamlara göre 100 civarında insan öldürüldü. Ancak bir zamanlar 15.000 kişinin yaşadığı Samaşki’de katledilen ve kaybedilenlerin sayısının 300 civarı olduğu tahmin ediliyor. Birçok tanığın, köyde bulunan cesetler dışında, gözaltına alınıp Sunja bölgesinde öldürülüp hendeklere atılan sivillerden bahsetmesi o günden bu güne hiç bitmeyen şüpheleri doğrular nitelikte. Kaldı ki sadece bir insanın iki gün boyunca çığlıklar atacak kadar acı çekerek ölmesi bile başlı başına bir katliamdır.

Katliamdan sonra çekilen Rus katillerin çöpleri arasında uyuşturucu ve teskin edici maddelerin artıklarının bulunduğu bilgisi de, orada yaşananları tahmin etmek isteyenlerin hayal gücünü kolaylaştırır diye düşünüyorum.

Yakılmış bebek cesetleri, tankla ezilmiş ve parçalanmış insanlar, tanıkların iki gün boyunca duydukları çığlık ve haykırışlar ve Rus katillerin çöpleri arasında bulunan uyuşturucu ve sakinleştirici madde artıkları, Samaşki’de neler yaşandığını zaten anlatıyor.

Samaşki’deki insanlar iki gün boyunca acılar çektirilerek katledildiler.

Ve Rusya’nın Çeçen topraklarındaki tek katliamı Samaşki değil. Çarlık döneminden beri onlarca katliam, sürgün ve soykırımın, bu kısa yazıya sığması mümkün değil.

Bugün, her türlü imkanları olduğu halde Rusya ile iyi geçinip, hiçbir imkanları olmayan Çeçenleri Rusya ile savaşmamakla suçlayan şerefsiz ve cahil kalabalıkların tantanası arasında unutulup kalan Samaşki gibi acılarımızı unutmayacağız. Onların bizim nazarımızda ancak, “yeryüzünde Çeçenlerden daha çirkin bir kavim yoktur” diyen Yermolov isimli kalleş Rus köpeği kadar değeri var.

Daha önce dediğim gibi, köklü milletler ve köklü devletler acılarla yoğurularak doğarlar. Dünyanın en güzel halklarından biri olan Çeçenler de Samaşki gibi acılarıyla yoğurularak ve dünyaya güzellikler katarak doğmaya devam ediyorlar. Samaşki katlimanını yapanlara ve tüm soysuzlara inatla…

Şamil İGDE

 

Yazan Şamil İGDE - Nis 9 2024. Kategori Dünya, Gündem, Yazarlar. Bu yazıya yapılan yorumları takip edebilirsiniz RSS 2.0. Bu yazıya yorum yapabilir ve geri izlemede bulunabilirsiniz

Yorum yaz

Göndermeden önce alttaki eksik işlemi tamamlayınız. *

Ebed Bizimdir - Kuzey Kafkasya bölgesi ağırlıklı olarak, Türk-İslam coğrafyasından özel haberler, yorumlar ve makaleler.